Sendikaların görevi her şeyden önce üyeleri için uygun çalışma koşullarının sağlanması için çabalamak olmalıdır. Tabi ki burada önemli olan kamu çalışanlarının istekleri yanında kamu işvereninin imkanları ile sunulan hizmetin aksamaması, kalitesinin yükseltilmesi gibi unsurlar arasındaki dengenin iyi kurulmasıdır. Be nedenle işbirliği ve koordinasyonun sağlanması gerekmektedir. Bu çalışmaya katılacak ve üyelerinin menfaatleri ekseninde kalkan görevi üstlenecek olan sendikanın seçimini ise bizzat kamu çalışanları yapacak ve kendilerini temsil etmesini istediği sendikaya üye olarak destek verip hizmet bekleyeceklerdir. Temsil salahiyetini 2. hatta 3. plana atan sendikalara üye olmuş kamu çalışanları karşılaştıkları olumsuz sürprizler karşısında dahi masal dinlemeye devam ederlerse, bu yaşadıkları iyi günlerin ve yaşayacakları kötü günlerin habercisi demektir ki kimsenin kimseye diyecek sözü kalmadığı anlamına gelmektedir. Hangi bakanlık olursa olsun vatandaşlarımıza iyi ve kaliteli hizmet sunumunun uygun personel rejiminden geçtiğini çok iyi bilmelidir. Personel planlamasında kısa vadelerde günü kurtaracak bir anlayış ileriki dönemlerde ciddi sıkıntılara ve mağduriyetlere sebep olacaktır. Bu bakımdan dönemlik planlamalar yada adam kayırmalar yerine uzun vadeli planlar yapılmalı ve personel sıkıntısı yaşamamak adına birçok kriteri bir arada değerlendirebilen bir personel planlaması yapılmalıdır. Aksi takdirde az personel ile çok iş yapmak mevcut personeli yıpratır ve sunulan kamu hizmetinin kalitesini olumsuz yönde etkiler. Şimdi halk sağlığı ve sağlık müdürlükleri bünyesinde bulunan PDC fazlasının sorumlusu, iyi yapılamamış personel planlamasıdır. Aynı şekilde kamu hastaneleri bünyesinde yaşanan personel sıkıntısının da müsebbibi gene yanlış ve eksik personel planlamasıdır. Bakınız ! bir gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklendiği takdirde diğer düğmelerin sürekli açılıp kapatılması sorunu çözemeyeceği gibi yeni sorunlara ve vakit kaybına neden olacaktır. Tamam başta yanlış planlamalar yapılmış olabilir ve dünyanın sonu da değildir. Ancak bundan sonra disiplinli bir personel rejimi uygulanmalı ve planlı programlı bir yol haritası çıkarılmak suretiyle mağduriyetlerin önüne geçilmelidir. Şuan yetkiyi elinde bulunduran ve onların hiç değilse yarısı kadar büyük üye sayılarına sahip sendikalar bu konuda ağlayıp sızlamayı ve masallar anlatmayı bir tarafa bırakmalıdır. Kamu çalışanları da aynı şekilde şapkalarını önlerine koyup gerçekleri objektif bir biçimde değerlendirmelidirler. Biat etmek ayrı şey, doğruya doğru yanlışa yanlış deyip uzun vadeli projeler üreterek hayata geçirmek ayrı şeydir… Saygılarımla... Arif YAŞAR Genel Başkan
Sendikaların görevi her şeyden önce üyeleri için uygun çalışma koşullarının sağlanması için çabalamak olmalıdır.
Tabi ki burada önemli olan kamu çalışanlarının istekleri yanında kamu işvereninin imkanları ile sunulan hizmetin aksamaması, kalitesinin yükseltilmesi gibi unsurlar arasındaki dengenin iyi kurulmasıdır. Be nedenle işbirliği ve koordinasyonun sağlanması gerekmektedir.
Bu çalışmaya katılacak ve üyelerinin menfaatleri ekseninde kalkan görevi üstlenecek olan sendikanın seçimini ise bizzat kamu çalışanları yapacak ve kendilerini temsil etmesini istediği sendikaya üye olarak destek verip hizmet bekleyeceklerdir.
Temsil salahiyetini 2. hatta 3. plana atan sendikalara üye olmuş kamu çalışanları karşılaştıkları olumsuz sürprizler karşısında dahi masal dinlemeye devam ederlerse, bu yaşadıkları iyi günlerin ve yaşayacakları kötü günlerin habercisi demektir ki kimsenin kimseye diyecek sözü kalmadığı anlamına gelmektedir.
Hangi bakanlık olursa olsun vatandaşlarımıza iyi ve kaliteli hizmet sunumunun uygun personel rejiminden geçtiğini çok iyi bilmelidir.
Personel planlamasında kısa vadelerde günü kurtaracak bir anlayış ileriki dönemlerde ciddi sıkıntılara ve mağduriyetlere sebep olacaktır.
Bu bakımdan dönemlik planlamalar yada adam kayırmalar yerine uzun vadeli planlar yapılmalı ve personel sıkıntısı yaşamamak adına birçok kriteri bir arada değerlendirebilen bir personel planlaması yapılmalıdır.
Aksi takdirde az personel ile çok iş yapmak mevcut personeli yıpratır ve sunulan kamu hizmetinin kalitesini olumsuz yönde etkiler.
Şimdi halk sağlığı ve sağlık müdürlükleri bünyesinde bulunan PDC fazlasının sorumlusu, iyi yapılamamış personel planlamasıdır. Aynı şekilde kamu hastaneleri bünyesinde yaşanan personel sıkıntısının da müsebbibi gene yanlış ve eksik personel planlamasıdır.
Bakınız ! bir gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklendiği takdirde diğer düğmelerin sürekli açılıp kapatılması sorunu çözemeyeceği gibi yeni sorunlara ve vakit kaybına neden olacaktır.
Tamam başta yanlış planlamalar yapılmış olabilir ve dünyanın sonu da değildir. Ancak bundan sonra disiplinli bir personel rejimi uygulanmalı ve planlı programlı bir yol haritası çıkarılmak suretiyle mağduriyetlerin önüne geçilmelidir.
Şuan yetkiyi elinde bulunduran ve onların hiç değilse yarısı kadar büyük üye sayılarına sahip sendikalar bu konuda ağlayıp sızlamayı ve masallar anlatmayı bir tarafa bırakmalıdır. Kamu çalışanları da aynı şekilde şapkalarını önlerine koyup gerçekleri objektif bir biçimde değerlendirmelidirler.
Biat etmek ayrı şey, doğruya doğru yanlışa yanlış deyip uzun vadeli projeler üreterek hayata geçirmek ayrı şeydir…
Saygılarımla... Arif YAŞAR Genel Başkan
Adınız Soyadınız
E-Posta
Girilecek rakam : 342774
Lütfen yukarıdaki rakamları yazınız.